DENEME : Bir yazarın kendi isteğine göre seçtiği herhangi bir konuda kesin yargılara varmadan, kişisel düşüncelerini kendi kendisiyle konuşuyormuş havası taşıyan bir üslupla kaleme aldığı yazılara "deneme" denir. Deneme, yazarın gözlemlediği ya da yaşadığı olay, olgu, durum ve izlediği varlıklarla... devamı
GÜNLÜK (GÜNCE) :Bir kimsenin düzenli olarak, günlük olaylarla ilgili yorumlarını, bunlardan kaynaklanan o günkü anlayışlarını, düşüncelerini, üstüne tarih atarak kaleme aldığı kısa yazılara "günlük" veya "günce" denir.Günlüğün özellikleri şunlardır:... devamı
Düzyazı Türleri / Anlatmaya Bağlı Türler - Fabl, Halk Hikayeleri : 4.FABL: İnsanlar arasında cereyan eden olayları hayvanlar bitkiler ya da cansız varlıklar arasında geçiyormuş gibi göstererek bu yolla insanlara ahlak ve ibret dersi vermek örnek göstermek ya da bir düşünceye güç kazandırmak isteyen bir çeşit masaldır.... devamı
NURULLAH ATAÇ: 21 Ağustos 1898'de İstanbul Beylerbeyi'de doğdu. 1957'de Ankara'da yaşamını yitirdi. Türk edebiyatında modern anlamda deneme türünde ürün veren ilk yazar ve eleştirmen. Asıl ismi Ali Nurullah Ata. Öğretmen Mehmet Ata Bey'in oğlu. İlkokuldan sonra 4 yıl... devamı
M.S.VIII. yüzyıla gelinceye kadar Türklerin henüz yazıyı kullanmadıkları dönemdeki edebiyattır. Bu dönem edebiyatı, sözlü olarak üretilmiş ve kulaktan kulağa yayılarak varlığını sürdürmüştür. Bu dönem edebiyatı müzik eşliğinde ("kopuz" adı verilen sazla) dile getirilmiştir. Ölçü, ulusal ölçümüz olan "hece" ölçüsüdür. Nazım birimi... devamı
Eski Türkler totemlerinin etini yemezlerdi. Yılda bir kez, belli dönemlerde, "sığır töreni" adı verilen kutsal av törenlerinde onu kurban ederek yerlerdi. "Şölen" adı verilen bu toplu ziyafetlerde ve yengi ile biten savaşlar sonunda, tüm boyların erkekleri bir araya gelerek eğlenirdi... devamı
FIKRA : Bir yazarın herhangi bir konu hakkındaki kişisel görüş, anlayış ve düşüncelerini kanıtlama gereği duymadan hoş bir üslupla yazdığı, kısa fikir yazılarına "fıkra" denir.Fıkranın özellikleri şunlardır: ● Köşe yazısı olan fıkralarda yazar, gündelik olayları özel bir görüşle, güzel bir üslupla... devamı
DİVAN EDEBİYATI NAZIM TÜRLERİ-1 :Klasik Türk Edebiyatında nazım, her zaman nesrin önünde tutulmuştur. Fakat nazım ve nesir karışık yazılan eserler de vardır.Edebiyatta tür dendiği zaman, ele alınıp işlenen konuya göre yapılan sınıflandırmalar akla gelmelidir. Aynı konu, mensur ya da manzum işlenebildiği gibi... devamı
Divanü Lügati't-Türk (Günümüz Türkçesi ile: Türk Diyalektleri Sözlüğü), Kaşgarlı Mahmud tarafından Bağdat'ta 1072 - 1074 yılları arasında yazılan Türkçe-Arapça bir sözlüktür. Türkçenin bilinen en eski sözlüğü olup, batı Asya yazı Türkçesi hakkında var olan... devamı
Makale Nedir? : Herhangi bir konuda, bir görüşü, bir düşünceyi savunmak ve kanıtlamak için yazılan yazılara denir. Gazete ve dergilerde yayımlanır. Bir gerçeği açıklamak, bir konuda görüş ve düşünceler öne sürmek ya da bir tezi savunmak, desteklemek için yazılan yazılara da "makale" denir.... devamı
Türk toplumunda tiyatronun ne zaman başladığına dair kesin bilgiler bulunmamaktadır. Ancak ozanların; "yuğ, sığır, şölen" adı verilen dinsel törenlerdeki gösterileri Türk tiyatrosunun temeli sayılmaktadır. Türk edebiyatında tiyatro ihtiyacı asırlarca... devamı
Ahenk: Ahenk kelimesi uyum anlamına gelmektedir. Edebiyatta ise kelimelerin birbiriyle ses ve anlam bakımından etkileyici bir bütün olması anlamındadır. Şiirde ahenk; ustaca kullanılan ses akışı,söyleyiş, ritm, ölçü ve her türlü ses benzerliğiyle sağlanır... devamı
Sözlü Edebiyat, Türklerin henüz yazıyı kullanmadıkları dönemdeki edebiyattır. Bu dönem edebiyatı sözlü olarak üretilmiş ve kulaktan kulağa yayılarak varlığını sürdürmüştür. Bu dönemde edebiyatımızı Şamanizm, Manihaizm, Budizm gibi dinler etkilemiştir. İslamiyet öncesi Türk edebiyatı... devamı
2.GÖKTÜRK DEVLETİ Bu savaş Göktürklerin Ötüken'e hakim olmalarını sağladı.Kutluk Kagan'' ilan edildi ve ''İLTERİŞ'' ünvanını aldı. İlteriş Türkçe de devleti derleyip, toparlayan manasına gelir. İLTERİŞ KAĞAN (682-692)İlteriş önce... devamı
CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATININ ÖZELLİKLERİ :1-) 1923-1940: Kurtuluş Savaşı, birlik-beraberlik, ilke-inkılaplar, Atatürk-Halk, Anadolu ve Anadolu insanını, memleket edebiyatı, Türk tarihi, sosyal hayat, yoksulluk 2-) 1940 sonrası:II Dünya Savaşı, işçi-emekçi-halk-köylü, darbeler, bireysel duygu... devamı
Ud kelimesinin aslı Arapça dır: "sarısabır veya ödağacı" anlamındaki "el-oud'dan gelir. Baştaki 'el'- kelimesinin, bazı dillerde olup bazılarında olmayan harf-i tarif (belirgin tanım edatı) olduğunu bilen Türkler bu edatı atmış, geriye kalan 'oud' ('eyn, waw, dal) kelimesini de -gırtlak yapıları... devamı
Destanlar ulusların yazı öncesi çağlarında oluşmuş olağanüstü olaylarla, doğaüstü kahramanlarla ve kahramanlıklarla yüklü, öyküleyici özellikler taşıyan uzun şiirlerdir. Destanlar, eski çağlarda ezgiye eşlik etmeye en uygun biçimde, çoğunlukla nazımla düzenlenmiştir. Epik şiirin... devamı
13-15. YÜZYILDA OLAY ÇEVRESİNDE OLUŞAN EDEBİ METİNLER : Bu dönemdeki eserlerin kaynağını, İslamiyet öncesi destanlar ve İslami dönemde oluşan hikayeler oluşturmaktadır. Bu eserlerden bazıları Arap ve Fars edebiyatlarından alınan olaylara milli unsurların eklenmesiyle oluşturulmuştur.... devamı
MEKTUP :Birbirinden ayrı yerlerde bulunan kişi veya kurumlar arasında özel veya resmî haberleşmeyi sağlayan yazı türüne "mektup" denir. Mektup Türleri: Mektuplar "edebî mektuplar", "özel mektuplar", "resmî mektuplar", "iş mektupları" ve "açık mektuplar" olmak üzere temelde beşe ayrılır. Bunların dışında... devamı
Göktürk Devleti'nin yıkılmasından sonra kurulan Uygur hanlıklarından kalma eserlerdir. Daha çok Buda ve Mani dininin esaslarını anlatan metinlerdir. Bunlar Turfan yöresinde yapılan kazılarda ortaya çıkarılmıştır.... devamı
Türkçe'nin yazıldığı il alfabe, bugünkü bilgilere göre Batı'da "runik" diye tanınan Göktürk alfabesidir. Bu alfabenin eski Türk damgalarından doğduğu, dolayısıyla Türkler tarafından icat edildiği kabul edilmektedir. Türkler arasında VII-IX. yüzyılla arasında yaygın... devamı
OĞUZ TÜRKÇESİNİN ANADOLU'DAKİ İLK ÜRÜNLERİ (XIII - XIV. YY) : Oğuz Türkçesi,13.yy dan itibaren Anadolu'da Arapça ve Farsça'nın etkisiyle değişikliğe uğrar. Bu dönemin metinlerinde dinsel öğeler öne çıkar. Türk edebiyatında tasavvuf konusunu esas alan ve bu düşünceyi işleyen edebiyata tasavvuf edebiyatı denir.... devamı
Düzyazı Türleri / Anlatmaya Bağlı Türler - Efsane, Destan 1.EFSANE: Olağanüstü kahramanların hayatlarını ve başlarından geçen olayları anlatan yazı türüdür. 1. Hayal gücünün ürünü ve bilinen en eski türdür. 2. Arapçadaki karşılığı ustûre, Farsçadaki karşılığı fesane, Yunancadaki karşılığı ise mitos dur.... devamı
(1889 Braunau/Avusturya - 1945 Berlin), Alman diktatörü ve devlet adamı. Babası Avusturya'da küçük bir gümrük memuru idi. İlkokuldayken çok çalışkan bir öğrenci olmasına karşın, lise öğrenimi hiç de parlak geçmedi. Babasının ölümünden sonra okulu terk ederek Linz kentinde düzensiz olarak resim ve çizim işleriyle uğraştı. Ressam olmak... devamı
Düzyazı Türleri / Yardımcı Türler - Gerçek Yaşama Bağlı Türler Gezi Yazısı (Seyahatname): Yazarın yurt içinde ve yurt dışında gezip gördüğü yerlerin ilgi çekici özelliklerini anlattığı yazı türüdür. Eskiden gezi yazılarına seyahatname (seyahat yazısı) denirdi. Bilinçli bir gözlem bu türün ilk koşuludur.... devamı