Normal ve Normal Dışı

Normal ve Normal Dışı

İnsan psiko-sosyal bir varlık olarak diğer insanlarla bir arada yaşamak zorunda olduğundan yaşama dair tarihsel süreç boyunca birtakım normlar geliştirmiştir. Birey yaşadığı sosyal çevrede kendinden önce var olan ve hazır olarak bulduğu geliştirilmiş bir sürecin sonucunda oluşturulan kurallar silsilesine uymak gerektiğini öğrenmiştir. Bu uyulması gereken kurallar toplumların bütünü ve toplumun çoğunluğu tarafından kabul edilmiş, benimsenmiş değerlerdir. Çoğunluk tarafından onaylanan bu değerler herkes tarafından normal; bu standartların dışında kalanlar ise normal dışı ya da anormal olarak kabul edilir.

 

Bu kavramların nesnel olunabilen tanımı sayısal çoğunluğa dayalı olarak benimsenen hâlidir. Ancak bunun dışında normal ve anormalliği sağlık açısından ele alan yaklaşımlar da bulunur. Bu anlayışa göre bireyin hastalık ya da bozukluklardan birine maruz kalmaması normal; bunun dışındaki ise anormal olarak kabul edilir. Örneğin çoğunluk yaklaşımına göre beş parmaklı doğmak normal, altı ya da dört parmaklı doğmak anormal kabul edilir. Bu iki yaklaşımın dışında normal kavramını tanımlayan bir diğer görüş de bireylerin uyumları yönünden değerlendirilmesi gerektiğini iddia eden yaklaşımdır. Bu yaklaşım bireylerin toplumsal yaşamlarında birbirleriyle olan karşılıklı ilişkileri, ortak süreçlerde kaçınılmaz olarak bedensel ve ruhsal etkileşimi zorunlu toplumsal uyumda gören anlayıştır. Yani insan toplumda kabul görmüş davranışları benimserken toplumca kabul görmeyen davranışları aynı şekilde; aynı gerekçeyle reddeder. Örneğin bireylerin yaşadığı toplumda kabul edilen değerlerden olan bayram ziyaretleri normal, bayramda tatile çıkmak anormal olarak değerlendirilir. Ancak normal ve normal dışı algısı bireyler, toplumlar ve zamana göre değişiklik gösterir. Yani bireyin ruh sağlığı bakımından belirgin bir davranış bozukluğu yoksa onun normal ya da anormal olarak anlaşılması kolay olmayabilir. Örneğin kendisini duygusal açıdan iyi hissetmediği için kısa süreliğine içine kapanıp diğer insanlarla ilişkisini sınırlandıran bireyi normal ya da normal dışı olarak değerlendirmek doğru bir yaklaşım değildir. Çünkü belirli sürede içine kapanan birey, sonrasında insanlarla kestiği ilişkisini yeniden başlatıp normal hayatına dönecektir. Buna benzer biçimde her insan birtakım anormallikler yaşayabilir; fakat onlar için “Ruh sağlığı bozuk ve anormal insanlardır.” denilemez.


Ekleyen : SERKAN DÖRTKAŞ