Kurtuluş Savaşı Hazırlık Dönemi-1
KURTULUŞ SAVAŞI HAZIRLIK DÖNEMİ
KUVAY-I MİLLİYE
Amacı; hiçbir devletin egemenliğini kabul etmemek, Türk milletinin kendi bayrağı altında özgür ve bağımsız yaşamasını sağlamaktır.
Kuvay-ı Milliye Birliklerinin Özellikleri
-
Bölgesel nitelikteki gönüllülerden oluşmuş küçük bir askeri birliktir.
-
İhtiyaçları halk tarafından karşılanmıştır.
-
Askeri bir disiplinden geçmemişlerdir.
-
İşgalleri önleyememiş fakat yavaşlatmıştır.
-
Düzenli ordu kuruluncaya kadar düşman kuvvetlerini oyalamıştır.
-
TBMM’ye karşı çıkan isyanların bastırılmasında önemli rol oynamıştır (Düzenli ordu kurulduktan sonra görevi sona ermiştir.)
ÖRGÜTLENME AŞAMALARI
-
M. Kemal Mondros Ateşkesi’nin imzalanmasından sonra Yıldırım Orduları Grup Komutanlığı’na atanmış ve kısa bir süre sonra İstanbul’a çağırılmıştır.
-
M. Kemal İtilaf Devletleri’nin İstanbul’u işgal ettiği gün İstanbul’a geldi. İşgal güçlerinin donanmasını İstanbul önlerinde görünce yanındakilere “Geldikleri gibi giderler.” demiştir.
-
Arkadaşı Fethi Okyar ile beraber Minber(Kürsü) adlı bir gazete çıkararak kamuoyunu aydınlatmak ve halk üzerinde yönlendirici bir etkide bulunmayı amaçlamıştır. Ayrıca Şişli’deki evinde arkadaşları Rauf Orbay Fethi Okyar, K. Karabekir, İsmail Canbulat, Ali Fuat Cebesoy ve İsmet İnönü ile görüşerek, sarayı ve hükümeti etkilemek, başkentte önemli görevler almak için çözümler üretmeye çalışmışlar ve sonuçta İstanbul’da istenilen sonucun elde edilemeyeceğini, çözümün Anadolu’da aranması gerektiği fikrini benimsemişlerdir. Bu dönemde padişah Vahdettin ordu üzerinde yoğunlaşan kuşkularını ortadan kaldırabilmek için üç kez M. Kemal ile görüşmüş ancak ortaya somut bir sonuç çıkmamıştır.
-
Ülkenin genel durumuna bakıldığında kurtuluş için farklı çareler üretilmiştir. Bunlar:
-
İngiliz himayesine girmek
-
Amerikan mandasını kabul etmek
-
Bölgesel çabalarla düşman işgallerini önlemekti.
-
-
M. Kemal bu kurtuluş çarelerinden hiç birinin Türk milletini ve vatanını bağımsızlığa götürmeyeceğini görmüştür.
M. Kemal arkadaşları ile birlikte Anadolu’ya geçerek burada halkı örgütleme kararı almıştır.
MUSTAFA KEMAL’İN SAMSUN’A ÇIKIŞI (19 MAYIS 1919)
- Samsun ve çevresindeki Pontus Rum çeteleri Türklere karşı saldırını arttırmıştır. Bölgedeki Türklerin can ve mal güvenliği tehlike altındadır. Türklerin haklarını savunmasını, asayişin bozulması gibi gösteren İngilizler o bölgedeki olayların önlenmesini, aksi takdirde işgal edeceklerini bildirirler. Bunun üzerine M. Kemal’e Samsun’a gitmesi için İstanbul Hükümeti 9. Ordu Müfettişliği görevini vermiştir. M. Kemal’in 9. Odu Müfettişi olarak görevi Samsun ve çevresindeki karışıklığı gidermek, o bölgedeki dağınık halde bulunan silah ve cephaneyi toplayarak korunma altına almak ve bölgedeki direniş hareketlerini engellemekti.
- M. Kemal 16 Mayıs 1919’da İstanbul’dan Bandırma Vapuru ile ayrılmıştır. 19 Mayıs 1919’da Samsun’a ulaşmıştır.
- M. Kemal, Samsun’dan İstanbul’ gönderdiği telgraflarda İngilizlerin ateşkes hükümlerine aykırı davranışlarından, İzmir’in işgalinin Türk ulusunu ve ordusunu derinden yaralamasından bahsetmiş, bir yandan da Anadolu’daki silah arkadaşları ile bağlantı kurmaya başlamıştır.
-
25 Mayıs 1919’da İngiliz birliklerinin bulunduğu Samsun’un pek de güvenli olmadığını düşünerek Erzurum’a doğru yola çıkmış ve bu yolculuktaki ilk durağı olan Havza’ya gelmiştir.
HAVZA GENELGESİ ( 28 MAYIS 1919)
Genelgede yer alan hükümler:
-
İşgaller protesto edilecek
-
Gösteriler sırasında düzenin korunmasına dikkat edilecek ve Hıristiyan halka karşı saldırı yapılmamasına önem verilecek
-
Bütün devletlerin temsilcilerine ve İstanbul Hükümetine uyarı telgrafı çekilecek.
Genelgenin Amacı: halkın bilinçlenmesini sağlamak ve işgallere karşı duydukları tepkiyi gerçekleştirmektir.
Sonuç: 8 Haziran 1919’da Harbiye Nezareti’nden gelen telgraf ile M. Kemal İstanbul’a geri çağırılmıştır (İngilizlerin baskısıyla). M. Kemal ise kömür ve benzin yokluğun nedeniyle gecikeceğini ileri sürerek bir oyalama taktiği uygulamış ve Havza’dan Amasya’ya geçmiştir.
Ekleyen : dersimiz.com