Dramanın Dünyada ve Türkiye'deki Gelişiminin Kısa Tarihçesi
DRAMANIN DÜNYADA VE TÜRKİYE’DEKİ GELİŞİMİNİN KISA TARİHÇESİ
Eğitimde insancıl ve çocuk merkezli olmaya, kendi kendine ve yaşayarak öğrenmenin özgürleştirici gücüne dair düşünceler ilk olarak 19.yy sonu – 20.yy başlarında İngiltere’de ortaya çıktı. 1870’lerden başlayarak eğitimde yapılan yenilikler çocuk merkezli eğitim kavramının ortaya çıkmasını sağladı. İngiltere’de çocuk oyunlarından yola çıkılarak hazırlanan etkinliklere önem verilmiş ve derslerde öğrencinin daha aktif olduğu etkinliklere yer verme anlayışı bu ülkeden Avrupa’ya yayılmıştır.
Ülkemize gelince, Cumhuriyet dönemiyle başlayan temsil, dramatizasyon, müsamere, okul tiyatrosu gibi kavramlar çoğu kez yaratıcı drama ile karıştırılır ama canlandırmaya ilişkin ilk izlerin görüldüğü Cumhuriyet dönemindeki çalışmaların tamamen yaratıcı drama olarak adlandırılmaması gerekir. Türkiye’de yaratıcı dramanın çağdaş anlamda başlangıcı üniversite öğretim görevlisi olan İnci San ile tiyatro oyuncusu Tamer Levent’in bir araya geldiği 1980’li yıllara uzanır. Tamer Levent’in önderliğinde eğitim bilimleri öğrencilerinden bir grup oluşturularak verilen drama eğitimiyle ülkemizde drama çalışmalarına ilk akademik ivme kazandırılmış olur. Sonraki yıllarda yapılan seminerler ve hazırlanan tezlerle konu hakkındaki kavramsal donanım geliştirilmiştir. Drama eğitiminin pratiğe yayılması ise 1990’lı yıllarla birlikte çeşitli öğretmen yetiştiren fakültelerde dramanın ders olarak okutulması ve Milli eğitim Bakanlığı’nın ilköğretim okullarına seçmeli drama dersini koymasıyla gerçekleşir. 1985’te kurulan Çağdaş Drama Derneği yaratıcı dramanın yaygınlaştırılmasında önemli bir rol oynamaktadır. Dernek bünyesinde liderlik eğitimi haricinde engelliler dâhil olmak üzere çocuk, ergen ve yetişkinlere yönelik drama çalışmaları yürütülmekte, kadın odaklı çalışmalara ağırlık verilmekte, ev kadınları atöylesi uzun bir zamandır sürdürülmektedir.
Kaynakça:
Eğitimde Yaratıcı Drama / Prof. Ömer Adıgüzel
Yaratıcı Drama Öğretmenimin Günlüğü / Prof. Tülay Üstündağ
Ekleyen : dersimiz.com