Bulmaca Sözlüğü (O Harfi)
Bulmaca Sözlüğü
Hızlı Aramalar için : Ctrl + F tuşundan sonra aradığınız sözcüğü yazıp ara diyebilirsiniz.
O
Obur.. : HIRA
Oburlar.:EKELE
Ocak ayının 28'inde başlayan fırtına. : AYANDON
Odak boyutu birkaç santimetre olan yaklaştırıcı mercek.:BÜYÜTEÇ
Odalar arasında gezdirilebilen bir tür kömür sobası.: SALAMANDRA
Odun kömürü. : ALAS
Odun liflerini içinde bulunabilecek yabancı maddelerden arıtma ünitesi.:RAFİNATÖR
Odunu tornacılık ve kaplamacılıkta kullanılan,kömürü ile karakalem resim yapılan küçük bir ağaç.:İĞAĞACI
Odunundan kırmızı boya çıkarılan bir ağaç. : BAKAM
Odunundan tarak,kaşık yapılan çok sert kereste veren bir ağaç. : ŞİMŞİR
Oğlancı.:LUTİ
Oğul otu. :MELİSA
Oğuz Türklerinin 24 boyundan biri. : EĞMÜR
Oğuzların Bozok kolundan bir Türkmen boyu olarak Selçuklularla birlikte Anadolu'ya gelen ve Osmanlı hanedanının kökenini oluşturan konar göçer topluluk.:KAYILAR
Ok atan,okçu.:TİRENDAZ
Ok torbası,kılıfı. : SADAK : GEDELEÇ
Ok. : TİR
Okuma yitimi. : ALEKSİ
Okun kirişe geçen ucundaki kertik.:GEZ
Okutman. : LEKTÖR
Okuyucu,okur. : KARİ
Okyanus bilimi. : OŞİNOGRAFİ
Okyanus rüzgarı. : ALİZE
Okyanusların çok derin yeri. : ABİS
Olağanüstülüğüne inanılan düşsel sıvı.Büyülü içki. : İKSİR
Olası,olabilir. : MUHTEMEL
Olay. : FENOMEN
Olgunlaşınca kendiliğinden çatlayıp açılmayan,tek odacıklı ve tek tek tohumlu kuru meyve.:AKEN
Olgunluk sınavı. : BAKALORYA
Olta veya tuzağa konulan yem.:BEN
Oltaya yerleştirilen düzenek.:MASARA
Oluntu. : EPİZOT
Omlet . : KAYGANA
Omurgalıların karaciğerinden salgılanan kahverengimsi sarı renkte safra pigmentine verilen ad. : BİLİRUBİN
Omuzdan bele çapraz olarak inen kılıç askısı. : HAMAİL
Omuzdan çapraz olarak bele inen bağ.:HAMAİL
Omuzluk. :APOLET
On beşinci asırda önce İtalya'da başlayan sonra Avrupa'ya yayılan sanat ve bilim. : RÖNESANS
On dokuzuncu asırda Fransa'da ortaya çıkan ve iki kişiyle oynanan bir kağıt oyununa verilen ad. : EKARTE
On altı taşla oynanan bir zeka oyunu. AMA
On altıncı ve on yedinci yüzyıllarda İskoçya ve Kuzey İngiltere'de,on sekizinci yüzyıldan başlayarak da İrlanda'da yaygın olan ve genellikle tek başına yapılan halk dansı.:JİG
On beş beyitten az olmayan,bütün beyitlerin ikinci dizeleri en baştaki beyit ile uyaklı bulunan ve çoğu kez büyükleri övmek için yazılan divan edebiyatı manzumesi.:KASİDE
On birinci yüzyılın ikinci yarısında İzmir'e egemen olarak Anadolu kıyılarında ilk Türk donanmasını kuran Türk Beyi. : ÇAKABEY
On dokuzuncu asır sonlarında Fransa'da natüralistlere karşı çıkan sembolizm akımına öncülük etmiş olan sanatçılara verilen ad. EKADAN
On dokuzuncu asırda İstanbul tiyatrolarında ortaya çıkan eğlendirici şarkı. : KANTO
On dokuzuncu asırdan başlayarak İstanbul'da gerçekleştirilen renkli çizgili ve hareli cam eşyaya verilen ad.Noktalı yada dumanlı sırça,işlemeli cam işi. :ÇEŞMİBÜLBÜL
On dördüncü asırda Fransa'da kullanılmaya başlanan,taşınabilir ateşli silah. : ARKEBÜZ
On dördüncü asırda kullanılan ince,uzun çoğu kez üç köşeli hançer.: ALENAS
On dördüncü asırda Orta Anadolu'da kurulmuş Türk beyliği. : ERETNA
On iki düzine. : GROSA
On iki hayvanlı eski Türk takviminde timsah yılına verilen ad.: NEK
On iki imamdan biri. : TAKİ
On iki parmak bağırsağının şişkince olan başlangıç bölümü. : BULBUS
On ikinci yüzyılda Selçuklular döneminde İran'ın Kaşan kentinde üretilen bir tür seramik.:LAKABİ
On para değerinde olan sikke.:METELİK
On sekizinci asırdan başlayarak Fransa'da gelişen bir edebi tür.:FANTASTİK
On tabanlı logaritmanın kısaltması.:LOG
On üçüncü asırda İngiltere'de despot kralların yetkilerini büyük oranda daraltan siyasal bir anlaşmaya ve belgeye verilen ad. : MAGNACARTA
On yedinci asırdan On dokuzuncu asra kadar kıyı taşımacılığında ve iç sularda kullanılan küçük Hollanda yelkenlisi. : KAAG
Onbeş ve bazen elli altmış kilo çeken sinagrite benzer bir balık. : AKYA
Ondan sonra.:BADEHU
Ongun. TOTEM :
Onun için.:BİNAENALEYH
Onurlu,şerefli.: ALİCENAP
Onurlu,yüce gönüllü. : ALİCENAP
Operada tek solist tarafından söylenen şarkı.: ARYA
Operada,perde açılmadan önce orkestranın çaldığı parça.: UVERTÜR
Operalarda baş kadın rolünü oynayan oyuncu. : PRİMADONNA
Operatör.:CERRAH
Optik aletlerde objektiften aldığı ışınları göze veren mercek sistemi. : OKÜLER
Optik kaydırma. : ZUM
Ordu ili yöresinde lokma tatlısına verilen ad.:ZİRİTLA
Organ aktarımı.:TRANSPLANT ASYON
Organ katılaşması. : SKLEROZ
Organik kimyada bir önek. : NOR
Organizmada darbeyle oluşan bozukluk. : TRAVMA
Organizmada oluşan bir sıvının akışının durması. : STAZ
Organizmanın 24 saatlik madde ve enerji ihtiyacını karşılayan besinlerin çeşidi ve miktarı.:RASYON
Organizmanın herhangi bir noktasında bulunan bir hastalık olayının organizmanın başka bir yerine sıçraması. : METASTAZ
Orhan Boran'ın yarattığı radyo oyunu tipi.:YUKİ
Orhan Hançerlioğlu'nun bir romanı.: ALİ
Orman gülü. : AÇELYA
Ormanlara zararlı bir böcek. : KESE
Ormanlarda oldukça yaygın bir mantar türü.:AMANİTA
Orta çağda Fransa'da derebeyinin maddi ve manevi esareti altında bulunan kimse. : VASSAL
Orta Karadeniz yöresinde dokunan kalın ve dayanıklı bir tür kumaşa: KAZAKA
Orta ve doğu Avrupalı Yahudilere verilen ad. : ESKENAZİ
Orta Anadolu'da bir göl.:EBER
Orta Anadolu'da bir ilk çağ yerleşmesi.:ABARNA
Orta Anadolu'da Kızılırmak kıvrımı içinde kalan bölgenin eski çağlardaki adı. : HATTİ
Orta Asya Türkleri ve Hintliler arasında yaygın olan telli bir çalgı. : DUTAR
Orta Asya'da eski Türk mezarlarının üzerindeki türbe türü yapılara verilen ad. : BARK
Orta Avrupa'da bir göl. : BALATON
Orta boylu,düşük kulaklı,tüyleri kısa bir tür av köpeği.:KOPOY
Orta çağda okyanusta kullanılmış yelkenli büyük gemi. : NEF
Orta çağdaki Breton saz şairlerinin aracılığıyla ortaya çıkan,biri anlatımsal,diğeri de lirik iki şiir türünün adı. : LAİ
Orta irilikte bir deniz kuşu.:YELKOVAN
Orta kaldırım.: REFÜJ
Orta oyunu ve Karagöz'de Yahudi tiplemesine verilen ad. : CUD
Orta oyununda ,Karagözde Rum tipi. : BALAMA
Orta oyununda Kavuklu ile konuşarak oyunu açan oyuncu. : PİŞEKAR
Orta oyununda taklitçi.: ZUHURİ
Orta oyununun sergilendiği genellikle oval biçimli alan. : PALANKA
Orta ve Doğu Avrupa kökenli Yahudilere verilen ad.:ASKENAZİ
Orta,ara. : MEYAN
Ortaçağda Avrupa'da kullanılmış bir tür eğri hançer.:ALENAS
Ortaçağda nakliye gemisi.:BARÇA
Ortaçağda Slav ülkelerinde,bugün Batı ülkelerindeki kontun karşılığı.:ZUPAN
Ortaçağda,şövalyeler in savaşta ve avda kullandığı,çoğu zaman zengin oymalarla işlenmiş fildişi boru.: OLİFANT
Ortaçağın en önemli atış silahı.:ARBALET
Ortadan kaldırma,yok etme. : İZALE
Ortadoğu'da doğmuş Avrupalı. : LEVANTEN
Ortadoğu'da ve Afrika'da görülen yerel frengi.:BEJEL
Ortaklar. : ŞÜREKA
Ortalama.:VASATİ
Ortasında lagün bulunan Mercanada. : ATOL
Ortodoks Hıristiyanların bağlı olduğu kilisenin başkanlarına verilen san. : PATRİK
Ortodoks resmi.: İKON
Oruç tutan,oruçlu. AİM
Oryantalizm.:ŞARKİYA T
Osman Gazi'nin kayınpederi.:EDEBALİ
Osmaniye ilinde antik bir kent.:KASTABALA
Osmaniye ilinde,ulusal park kaps***** alınan ünlü Hitit yerleşmesi.:KARATEPE
Osmanlı devletinin yargı sisteminde Şeyhülislamdan sonra gelen en yüksek görevliye verilen ad. : KAZASKER
Osmanlı mimarlığında çatı arasında veya dükkanların üstünde yer alan alçak tavanlı asma kat. : ŞİRVANİ
Osmanlı borçları yönetimi. : DÜYUNU UMUMİYE
Osmanlı da devlet malı otlaklardan alınan vergi. : OTLAKİYE
Osmanlı devlet ileri gelenlerinin kullandığı bir bıçak türü.:AKVA
Osmanlı Devletinde 1840 yılında basılmış 20 kuruş değerinde gümüş sikke.:MECİDİYE
Osmanlı devletinde celeplik yapanlara verilen ad. : İZLATKO
Osmanlı devletinde din,yargı ve öğretim işleriyle uğraşan devlet görevlileri sınıfı ve bunların mesleği.:İLMİYE
Osmanlı Devletinde has ahırın en büyük yöneticisi.:MİRAHUR
Osmanlı devletinde iki alaydan oluşan askeri birlik.:LİVA
Osmanlı Devletinde kadılara ve müderrislere verilen ad.: ULEMA
Osmanlı devletinde kamu gelirlerini kiralamaya dayanan vergi toplama sistemi.:İLTİZAM
Osmanlı devletinde padişahların hükümet anlayışları bakımından yönetiminden sorumlu oldukları halk. : EMANETULLAH
Osmanlı Devletinde,Rumeli'de tutulan tevzi defterlerine verilen ad. URUZ
Osmanlı devletinin ilk döneminde postacılık,kuryelik ve muhafızlık yapan,daha sonraki dönemlerde törenlerde yer alan asker sınıfı. : PEYK
Osmanlı Devletinin Karadeniz'in kuzeyinde kalan sınır eyaleti.: ÖZİ
Osmanlı Devletinin son saray ressamı olan İtalyan ressam. : FAUSTO ZONARO
Osmanlı donanması askeri. : LEVENT
Osmanlı donanmasında tümgenerale eş bir rütbe. : RİYALA
Osmanlı döneminde kazaskerlere verilen san. ADIR
Osmanlı idaresinde sancak beylerine verilen ad veya unvan.:BEYLERBEYİ
Osmanlı İmparatorluğu zamanında Avrupa kıtasında kalan topraklarımıza verilen ad.:RUMELİ
Osmanlı İmparatorluğunda , saraylarda türlü devlet hizmetleri için aday olarak yetiştirilen gençlere verilen ad. : İÇOĞLANI
Osmanlı İmparatorluğunda başbakan. ADRAZAM
Osmanlı İmparatorluğunda deniz subay ve erlerine verilen ad.: TERSANELİ
Osmanlı imparatorluğunda okul kitaplarının genel adı. : SUPARA
Osmanlı İmparatorluğunda okul kitaplarının genel adı.: SUPARA
Osmanlı imparatorluğunda Rumeli'de gece bekçilerine verilen ad. : PAZVANT
Osmanlı İmparatorluğunda sipahilerin aldığı en büyük tımar.:ZEAMET
Osmanlı İmparatorluğunun Trablus ve Bingazi'deki hurma ve zeytin ağaçlarıyla kuyulardan aldığı vergi.: LEZ
Osmanlı imparatorluğunun yedi saltanat sancağından biri.:AKALEM
Osmanlı mimarlığında,mukarna slı başlıkların en üst bölümü. : ASABA
Osmanlı padişahlarının her yıl yeniçeri ağası başta olmak üzere ocak ağalarına dağıttıkları yazlık giysi veya kumaş. : BAHARİYE
Osmanlı sarayında bir lalanın altındaki acemilerin birbirine hitap biçimi.:LALADAŞ
Osmanlı Sarayında bostancı,baltacı ve kapıcıların giydikleri kırmızı çuhadan veya keçeden yapılmış,yukarısı geniş ve kıvrık,boyu uzunca başlık.: BARATA
Osmanlı sarayında karavaşlar arasından seçilen padişah gözdesi.:HASEKİ
Osmanlı toprak düzeninde yıllık geliri yüz bin akçeyi aşan dirlik.:HAS
Osmanlı'da gece bekçisi. : ASES
Osmanlıca nasipsiz,kısmetsiz anlamında. : BİVAYE
Osmanlıda ,Padişahın bir miktar toprağı birine mülki olarak veya gelirinden yararlanmak üzere vermesi. :IKTA
Osmanlılar zamanında vergi ve haraç vermeyen Müslüman ahaliye verilen ad.:BERAYA
Osmanlılarca Avusturya'ya ve halkına verilen ad.: NEMSE
Osmanlılarda Rumeli'deki büyük toprak sahipleri.: GOSPODAR
Osmanlılarda başkomutan.: SERDAR
Osmanlılarda eyalet valilerinin buyruğundaki başıbozuk asker: SARICA
Osmanlılarda gümrük vergisi.:BAÇ
Osmanlılarda hükümdarın ata binerken üzengisini tutan kişi.: RİKABDAR
Osmanlılarda önceleri olağanüstü durumlarda,sonraları ise sürekli olarak toplanan vergiye verilen ad. : AVARIZ
Osmanlılarda sancak beylerine verilen unvan:. BAN
Osmanlılarda saraylarda hizmet eden hadımların genel adı,hadım ağası.:TAVAŞİ
Osmanlılarda sınır nişanı. : URA
Osmanlılarda topraksız köylüden alınan kazanç vergisi. : BADIHAVA
Osmanlılarda vergi denetimi ve tahsili ile Maliyeye ilişkin soruşturmaları yapan memura verilen ad. :BAKIKULU
Osmanlılarda yaygınlık kazanmış bir yazı türü. İVANİ
Osmanlılarda yeni evlenen erkeklerden alınan vergi. :ARUSİYE
Osmanlıların Avrupalılara,özellik le de Fransızlara verdikleri ad. : FRENK
Osmanlıların Avusturya'ya verdikleri ad.:NEMÇE
Osmanlıların Cenova Cumhuriyetine verdikleri ad.:CENEVİZ
Osmanlı-Rus savaşında Aziziye tabyalarındaki yararlılıklarıyla ün kazanmış Türk kadın kahraman.(1877-1978).:NENE HATUN
Osmiyumun simgesi. : OS
Otlak. : ÖRÜ
Otlar,otlak.:ERA
Otları inceleyen bilim dalı. : HERBOLOJ İ
Otlatmak. TARMAK
Otomobilin ön düzeninde yer alan parça.: ROTİL
Otomobiller için verilen geçici gümrük belgesi.: TRİPTİK
Otsu bir bitki. : RAVENT
Oturum.:CELSE
Oturuş.Namazda,rekat sonlarında belli bir süre oturma. : KADE
Ova. : YAZI
Oval. : BEYZİ
Ovarak sürülen ilaç. : LİNİMENT
Oymacı,hak işleri yapan sanatçı.: HAKKAK
Oynar eklemlerde oynaklığın kalmamasıyla eklemin işlemez duruma gelmesi. : ANKİLOZ
Oynar eklemlerde oynaklığın kalmamasıyla eklemin işlemez duruma gelmesi.:ANKİLOZ
Oynayan (kuşbaz,kumarbaz,cam baz).: BAZ
Oyun.:BAZİÇE
Oyuna komiklik ve neşe katan beklenmedik söz veya hareket,gülüt.:GAG
Oyunda berabere kalma. : PATA
Oyunda kazanılan her parti.:KAMA
Ozanların çaldığı telli bir Türk sazı. : KOPUZ
Ekleyen : dersimiz.com