Bulmaca Sözlüğü (B Harfi)
Bulmaca Sözlüğü
Hızlı Aramalar için : Ctrl + F tuşundan sonra aradığınız sözcüğü yazıp ara diyebilirsiniz.
B
Bir ülkede yönetime el koyan kimselerden oluşan kurul.: CUNTA
Bir ülkenin iskeleleri arasında gemi işletebilme hakkı. : KABOTAJ
Bir üzüm cinsi. : İRİKARA: PAPAZKARASI
Bir üzüm türü.:KARAGEVREK
Bir varlığın doğası. : NELİK
Bir veya iki çalgı için yazılmış,üç veya dört bölümden oluşan müzik eseri. ONAT
Bir veya iki milimlik pli. : NERVÜR
Bir yada iki çalgı için yazılmış üç yada dört bölümden oluşan müzik eseri. : SONAT
Bir yağ türü.:BEZİRYAĞI
Bir yapıda dış kapıyla odalar arasındaki giriş bölümü. ALAN
Bir yapının Belediyece öngörülen yüksekliği. : GABARİ
Bir yapının iç duvar kaplaması. : LAMBRİ
Bir yarış yelkenlisi. : SNİPE
Bir yaşını geçmiş inek yavrusu. ÜVE
Bir yazı sayfasının altına,metnin herhangi bir noktasıyla ilgili olarak yazılan açıklama.:HAŞİYE
Bir yelkenli türü.:CÖNK
Bir yengeç türü. : UCA
Bir yerde biriken sıvıları dışarıya akıtmakta kullanılan oluk veya boru. : AKAÇ
Bir yere gönderilen eşyanın listesi.:İRSALİYE
Bir yeri kira ile tutabilmek için sahibine veya içindeki kiracıya açıktan verilen para.:HAVAPARASI
Bir yetimin veya akılca zayıf birinin malını yöneten kimse. : VASİ
Bir yılan türü.: PİTON
Bir yıllık kuzu.:TOKLU
Bir yol veya geçide girilmemesi için acele yapılan engel : BARİKAT
Bir yüzeyin eğiklik derecesini anlamaya yarayan araç. Topoğraf aracı. : NİVO
Bir yüzü içbükey,öbür yüzü dışbükey olan mercek. : MENİSK
Bir yüzünde Kurtuluş Savaşı,diğer yüzünde ise Cumhuriyetin ilanı canlandırılan,8 Ağustos 1928'de açılan Taksim ******* Anıtının İtalyan heykeltıraşı. İETRO CANONİCA
Bir zırhlı gemi türü. : DRETNOT
Bir zinciri oluşturan halkalardan her biri. : BAKLA
Bira yapmak için çimlendirilip kurutularak hazırlanmış arpa veya başka taneler.:MALT
Birbirine bağlı kurşun bölmelere yerleştirilmiş renkli cam parçacıklarından oluşan,saydam pencere süslemesi veya resim. : VİTRAY
Birbirine paralel olarak uzanan iki akarsu arasında kalmış dağ sırtı.:KIRAN
Birbirine sürtünen cisimlerin karşılıklı etkileşimini inceleyen bilim dalı. : TRİBOLOJİ
Birbirine uygun,karışık. : MÜMTEZİÇ
Birbiriyle geçinemeyen gemi tayfası. : ALABABULA
Birçok onayaklı kabukluda orta sularda yaşayan larva biçimi. : ZOE
Birden çok işletmenin bir grup başkanının yönetimi altında,belirli bir işi gerçekleştirmek amacıyla belirli bir süre için oluşturdukları topluluk. OOL
Bireycilik. : İNDİVİDÜALİZM
Bireyler.: EFRAT
Biri Amerika'da,diğeri Madagaskar'da yetişen ve yelpaze biçiminde yaprakları olan iki ağacın ortak adı.:RAVENALA
Biri öne,öteki arkaya bakan,birbirine karşıt iki yüz biçiminde betimlenen eski bir Roma tanrısı. :İANUS
Bir-iki yaşında koyun. : ŞİŞEK
Birimlerin başına konulduğunda on katı gösteren bir ek. EKA
Birinci çağın ilk dönemi ve bu dönemde oluşmuş yer katmanları.:KAMBRİYE N
Birinci Dünya Savaşında Osmanlı ordusunda kullanılan bir tür başlık.:KABALAK
Birine bir mülkü sahip kılma. : TEMLİK
Birine karşı gelmek,sert cevap vermek.:ÇEMKİRMEK
Birinin ölümünü haber veren.:NAİ
Birler,tekler. : YEGAN
Birleşik bir ışık demetinin bir biçmeden (prizma) geçtikten sonra ayrıldığı basit renklerden oluşmuş görüntü.:TAYF
Birleşikgillerden hekimlikte kullanılan ıtırlı bir bitki. : TARHUN
Birleşikgillerden,kö kleri sebze olarak kullanılan otsu bir bitki. : TEKESAKALI
Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Örgütü'nün kısa yazılışı.: UNESCO
Birlik. : VAHDET
Birlikte kullanıldığı terimin anl***** aşırılık kazandıran bir müzik terimi.:ASSAİ
Birmanya (Myanmar) para birimi. : KIYAT
Birmanya'da sıradağlar. :ARAKAN
Birmanya'nın plakası. :BA
Bisiklet ve motosiklette dümenin elle tutulan kısımlarına geçirilen ve yumuşak,sentetik maddeden yapılan kaplama.:ELCİK
Bistüri. : NEŞTER
Bit yavrusu. : YAVŞAK
Bit,tahta kurusu gibi böceklerin yumurtası. İRKE
Bit. : KEHLE
Bitki hastalıklarını inceleyen bilim dalı.:FİTOPATOLOJİ
Bitki kökleri,şeker,misk,d övülmüş ceviz veya fındık içi ile yapılan bir tür şekerleme. EVAİMİSK
Bitki. : VİTAL
Bitkilerden elde edilen ilaçlarla hastalıkların tedavisi.: FİTOTERAPİ
Bitkilere,özellikle ekinlere zarar veren bir böcek.:BAMBUL
Bitkilerin,hayvanlar ın doku ve sıvılarında bulunan,birleşimi karbon,oksijen,azot, hidrojen ve kükürt olan,suda eriyen,beyaza yakın renkte,yapışkan madde.:ALBÜMİN
Bitkinin doğal olarak yetiştiği yer,yurt.:HABİTAT
Bitkisel tellerden yapılmış kaba örgülü büyük çuval. : TELİS
Bitkisiz. : AFİTAL
Bizans kiliselerinde kadınlara ayrılan bölüm. : YİNEKE
Boagillerden,Afrika ve Asya'da yaşayan,zehirsiz,çok güçlü büyük yılan. İTON
Boagillerden,tropika l Amerika'da yaşayan,avını sararak ve sıkarak öldüren yılan.:ANAKONDA
Bodrum yakınlarında turistik bir belde.:TÜRKBÜKÜ
Boğa güreşçisi. : TORERO
Boğa güreşi.:KORİDA
Boğa,tosun.:KELE
Boğanotunun güz çiğdemi de denilen bir türü. : İTBOĞAN
Boğaya tutulan kırmızı şal (Matadorların boğayı yormak ve hırslandırmak için kullandıkları kırmızı renkli kumaş parçası). : MULETA
Boğaz mukozasının şişmesi,yutak iltihabı.: ANJİN
Bol,verimli,gür.:FEY YAZ
Bolivya'nın başkenti. : LAPAZ
Bolkar dağları ile Ala dağlar kütlesini birbirinden ayıran tektonik çukur. : ECEMİŞ
Bolluk,genişlik.:FER AHİ
Bolu ilinde bir kaplıca. AROT
Bolu yakınlarındaki kayak merkezi. : KARTALKAYA
Bolu'nun Göynük ilçesinde,doğal güzelliğiyle tanınmış bir göl. ÜNNET GÖLÜ
Bombalardan korunmak için yerin altına kazılmış siper.:KAZAMAT
Borazan kuşu. : AGAMİ
Borç alınan bir paranın belirli zamanlarda ödeneceğini gösteren senetler.:ESHAM
Borç alma. : İSTİKRAZ
Borç veren,alacaklı : DAİN
Borç veren. AYİN
Borç verme anlamında eski bir sözcük. : İDANE
Borç verme. : İKRAZ
Borçlar. ÜYUN
Borda kaplamalarını yerleştirmek için ahşap gemilerin omurgalarına açılan yuva. : AŞOZ
Borneo dağlarında yaşayan sülün. : RALİC
Borsada kesin vadeli değerlerin kuru ile primli değerlerin kuru arasındaki fark. : EKAR
Boru sesi. : Tİ
Boruları döndürmeden eklemeyi sağlayan bağlantı parçası. : RAKOR
Borusunun içinde,ağız deliğinin altında bir tapa (blok veya dil ) bulunan ve ucundan üflenerek çalınan kavallara verilen ad. : DİLLİDÜDÜK
Bostanda yapılan bekçi kulübesi. : GÜMELE
Boş alan korkusu.: KENOFOBİ
Boş,anlamsız söz.:FASARYA
Boş,çürük,yanlış. : BATIL
Boş,yararsız : . MALAYANİ
Boş. : TEHİ
Boş.,yararsız,.saçma . : ABES
Boşanma. : TALAK
Boşanmış kadın. : TALİKA
Boşluk. : KAVİTE
Boşluk.:VAKUM
Boşta gezen.:HAYTA
Boşuna.:BEYHUDE
Botanikte köksap.: RİZOM
Botanikte populus olarak tanımlanan söğütgillerden uzun orman ağacı.: KAVAK
Botanikte,kabuğu çatlamamış meyve kabuğuna verilen ad.: AKEN
Bovling oyununda devrilmeye çalışılan,üzeri plastik kaplı tahta kuka. : PİN
Boy,endam. : KAMET
Boy,klan. : ANAR
Boyacılık ve sepicilikte kullanılan tanence zengin bitkisel özüt. : KAŞA
Boyacılıkta kullanılan,nikel ve demire benzeyen,gümüşi renkte bir element.:KOBALT
Boyalı ve yapışkan suyun üzerine kapamak yoluyla kağıda yapılan bir çeşit dalgalı ve kareli süs.:EBRU
Boyanmamış seramik rengi. : ZEM
Boylam uzunluk. : TUL
Boynuz.:KARN
Boynuzdan yapılan bir çeşit boru. : NEFİR
Boyu yüz metreyi aşabilen bir ağaç.: OKALİPTÜS
Boyu 40-60 cm,vücudu silindir biçiminde,gaga gibi ince uzun sivri ağızlı geçici bir balık.:ZARGANA
Boyunduruk. : NİR
Boyut.:BUUT
Boyutları farklı iki gövdeden oluşan tekne tipi.: PRAO
Bozukluk ,yanlışlık. : SAKAMET
Bozukluk,yanlışlık,e ksiklik. AKAMET
Bozularak kokuşmuş.:CILK
Bozulmak,ekşiyip çürümek.: EPRİMEK
Böbrek üstü bezlerinin etkili bir maddesi. :ADRENALİN
Böbürlenme. : TAFRA
Böcek.:HAŞERE
Böcekbilim.:ENTOMOLO Jİ
Böceklerde baş ile karın arasında kalan beden bölümü. : TARAKS
Böcekleri inceleyen bilim dalı.: ENTOMOLOJİ
Böceklerin kurtçuk durumundan yetişkin duruma geçerken arada aldıkları özel biçim. :NEMF
Böceklerin kurtçuk durumundan yetişkin duruma geçerken arada aldıkları özel biçim.:NEMF
Böğürtlen,diken dutu,it üzümü. : BÜK
Böğürtlen.:BÜK
Bölüştüren, ayıran, ikilem. : MUKASSİM
Bram Stoker'ın sinemaya da uyarlanmış ünlü korku romanı. RAKULA
Brezilya müziği.(1950'lerin sonlarında ortaya çıkarak halk arasında yaygınlaştı).:BOSSAN OVA
Brezilya'da bir kent. : NATAL
Brezilya'da büyük kentlerin çevresini saran gecekondulara verilen ad. : FAVELA
Brezilya'nın para birimi. : REAL
Brezilya'nın plaka işareti. : BR
Briçte iki manştan oluşan bölüm.:ROBER
Briçte karşı tarafa ancak bir el vererek çıkarılan oyun. : ŞLEM
Briçte kazanılan her ele verilen ad.: LÖVE
Briçte oyunculardan birinin elinde bir renkten hiç kağıt bulunmaması. : ŞİKAN
Briçte,bir eli üstün bir kağıtla almayıp daha aşağı bir kağıtla almaya verilen ad.:EMPAS
Bronz. : TUNÇ
Bu günkü belediyenin Türkiye'de ilk kurulan biçimi. : ŞEHREMANETİ
Bu günkü Hollanda,Belçika ve Kuzeydoğu Fransa'ya eskiden verilen ad.: FELEMENK
Buddha'nın Çin'deki adı.: FO
Budistlerin en büyük tanrısı. TARA
Budizm de ruhun ulaştığı en yüksek mertebeye verilen ad. : NİRVANA
Budun ön kısmından elde edilen ve kızartmaya elverişli olan dana eti. : NUAR
Buğday tanesinin olgunlaşmış içi.,bir şeyin özü. : EVİN
Buğday,toprak gibi şeylerin elendiği iri gözlü kalbur.:GÖZER
Buhar. : İSTİM
Buharlı hamam. : SAUNA
Bukalemun. : KAYAKELERİ
Bulanık,net olmayan. : FLU
Bulaşıcı hastalıklar bulunan bir ülkeden gelmiş insanların karantinaya alındıkları binaya verilen ad. : LAZARETTO
Bulaşıcı,geçici. ARİ
Bulgar parası. : LEVA
Bulgaristan'ın plakası. : BG
Bulgur,biber,soğan,d omates gibi şeylerle yapılan ve asma yaprağına sarılıp çiğ olarak yenen bir yemek. : BAT
Bulmaca anlamında kullanılan bir sözcük.: ENİGMA
Bulmaca bilim. : ENİGMATOLOJİ
Bulut. : SEHAB
Bunama. : ATEH
Bunamış.: MATUH
Bundan böyle. : BADEMA
Bundan dolayı. : BİNAENALEYH
Bunun gibi,böyle. : HAKEZA : KEZALİK
Burçlar kuşağının dördüncü işareti (Yengeç).:CANCER
Burdur'da bir baraj. NAÇ
Burgaç,çevri,eğrim. : ANAFOR
Bursa - Mustafakemalpaşa'da bir kaplıca. : DÜMBÜLDEK
Bursa ili Mustafakemalpaşa ilçesinin eski adı. : KİRMASTİ
Bursa'nın Gemlik ilçesinin antik dönemdeki adı.:KİOS
Bursa'nın Mudanya ilçesine bağlı,tamamıyla sit alanı olan Zeytinbağı bucağının eski adı.:TİRİLYE
Burun boşluğu ile orta kulağı birleştiren boru biçimindeki yola verilen ad.:ÖSTAKİ
Burun iltihabı. : RİNİT
Burun kanaması. : EPİSTAKSİS
Burun ve burun boşluğu hastalıklarıyla uğraşan patoloji dalı.: RİNOLOJİ
Burun. : ENF
Burunotu.: ENFİYE
Buzul.:CUMUDİYE
Bükerek germek için iki kat edilmiş bir ipin ucuna geçirilen tahta parçası. : TOYAKA
Bükme ve fırlatma tekniklerini kullanması ve saldırganın gücünü ve hamlelerini ona karşı kullanmayı amaçlaması bakımından Jiujitsu ve Judo dövüş tekniklerine benzeyen kendini savunma sistemi.:AİKİDO
Bütün beslenme işlevlerinin bozulmasıyla oluşan ileri derecede zayıflık. : KAŞEKSİ
Bütün beslenme işlevlerinin bozulmasıyla oluşan ileri derecede zayıflık.:KAŞEKSİ
Bütün denizlerde yetişen,emici köklerle kayalara tutunan,uzun şeritler durumunda bir deniz yosunu.: LAMİNARYA
Bütün dünyaya yayılmış küçük yaprak böceği. : LUPERUS
Bütün Hıristiyan kiliselerinin birleştirilmesini amaçlayan hareket.:EKÜMENİZM
Bütün vücudu yıkamak.:ÇİMMEK
Bütünleşme,birleşme. : ENTEGRASYON
Bütünleşme,birleşme. :ENTEGRASYON
Bütünsel. : TOTAL
Büyücü.:CADI
Büyük araç korunağı,sundurma. : HANGAR
Büyük bakraç.Su kovası. : SİTİL
Büyük balıkçı kayığı. : ALAMANA
Büyük balıkların göğsüne yapışık olarak yaşayan küçük balıklara verilen ad.:RAMORA
Büyük bir maymun türü.:LANGUR
Büyük bira bardağı.:ŞOP
Büyük boynuzları olan bir yaban koyunu : ARGALI
Büyük bölümü hazır olarak buzdolaplarında saklanan,sonradan birleştirilip çabucak hazırlanabilen basit ve standart yiyecek servisinde uzmanlaşmış lokanta. NACK
Büyük bölümü saf metandan oluşan,kolayca tutuşabilen bir gaz.:GRİZU
Büyük çağlayan.:ÇAVLAN
Büyük çarpmaları,bölmeleri ,kök ve kuvvet alışlarını yapabilmek için bulunan bir yol.:LOGARİTMA
Büyük çivi. : ENSER: MIH
Büyük çoğunluğu Moldova'da,az bir bölümü Deliorman,Dobruca,Be sarabya ve Ukrayna'da oturan Ortodoks Türk halkı.:GAGAVUZ
Büyük delikli kalbur. : SARAT
Büyük devletler. (İngiltere,Fransa,Al manya ve Rusya). : DÜVELİ MUAZZAMA
Büyük erkek kardeş,ağabey. : EDE
Büyük hasır çanta.Hasırdan örülmüş saplı torba. : ZEMBİL
Büyük havan. : DİBEK
Büyük havuz.:BİRKE
Büyük Hindistan cevizi. : NARCIL
Büyük ırmak. : ŞAT
Büyük iplik çilesi.: KELEP
Büyük kötülük. : MELANET
Büyük küpeleriyle tanınan ve dinsel inançlarında Hindu,Şiva,Tandra Budhacılığı ve Hathayoga'ya özgü ögeleri birleştiren Şivacı çileciler tarikatı.: KANPHATAYOGİ
Büyük mağaza.:BONMARŞE
Büyük Menderes deltasında,zengin bir kuş yapısına sahip olan göl.:KARİNE
Büyük meşin heybe. : HURÇ
Büyük ocaklardan ateşi dışarı çekmek için kullanılan uzun saplı demir araç. : GELBERİ
Büyük ocaklardan ateşi dışarı çekmek için kullanılan uzun saplı demir araç.:GELBERİ
Büyük Okyanus da yer alan,dünyanın en derin çukuru. : MARİANA
Büyük piliç. : YARKA:BULADA
Büyük pulluk.Kotan. : KUTAN
Büyük Rus kentlerinin yakınındaki tatil evlerine verilen ad.: DAÇA
Büyük saban.,pulluk anlamında yerel sözcük. : KOTAN
Büyük sandal. : BARKA: ŞALUPA
Büyük sıçan.: KEME
Büyük su kabı.:BİDON
Büyük tencere. : KAÇARULA:HARANA
Büyük ve derin karavana,kazan. : KERES
Büyük ve görkemli ev. : KONAK
Büyük ve ulu.:CELİL
Büyük yelkenli gemi.:CÖNK
Büyük yılan.: EJDER
Büyük yün çilesi. : KELEP
Büyük zoka. : SİNARA
Büyük,kocaman.:CESİM
Büyük,yetişkin,yaşlı . : EKE
Büyük,yumurtamsı,kır mızımsı mavi renkli bir erik türü.:AYNABAKAR
Büyükbaş yada küçükbaş hayvanların bağırsakları temizlenip içine ciğer,soğan,pirinç ve baharattan oluşan iç doldurularak yapılan dolma. : BUMBAR DOLMASI
Büyükelçi.: SEFİR
Büyüklük,irilik.:CES AMET
Büyüklük,yücelik. : İZZET
Büyükşehir,anakent.: METROPOL
Büyültme. : AGRANDİSMAN
Büyüme hormonunun aşırı salgılanmasına bağlı olarak ellerde,ayaklarda ve başta aşırı büyüme gibi değişikliklerle belirgin hastalık.:AKROMEGALİ
Büyümemiş karpuz. : KALAK: ŞALAK
Büyüteç. : LUP
Büyütme,abartma. : İZAM
Ekleyen : dersimiz.com