C. Özel adlar büyük harfle başlar: 1. Kişi adlarıyla soyadları büyük harfle başlar: Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü, Kâzım Karabekir, Ahmet Haşim, Tevfik Fikret, Mehmet Emin Yurdakul, Hüseyin Cahit Yalçın, Orhan Veli Kanık, Sait Faik Abasıyanık, Yunus Emre, Evliya Çelebi, Gevheri, Karacaoğlan, Âşık Ömer... devamı
MAKALE : Herhangi bir konuda bilgi vermek, bir gerçeği ortaya koymak, bir tezi kanıtlamak veya bir düşünceyi savunmak amacıyla kaleme alınan ve temel öğesi fikir olan yazılara "makale" denir. Makalenin özellikleri şunlardır: - Makalede temel unsur düşünce "fikir" dir.... devamı
İslamiyet öncesinden günümüze kadar kesintisiz gelen bir edebiyattır. Halk içinde yetişmiş ozanların icra ettiği bir edebiyattır. Temelinde sözlü bir gelenek vardır. Dili sadedir. Dörtlük ve yarım kafiye esaslıdır. Hece ölçüsü kullanılmıştır. Halkın dertlerini, sevinçlerini, her türlü duygularını işlemektedir. Koşma, destan... devamı
Makale Nedir? : Herhangi bir konuda, bir görüşü, bir düşünceyi savunmak ve kanıtlamak için yazılan yazılara denir. Gazete ve dergilerde yayımlanır. Bir gerçeği açıklamak, bir konuda görüş ve düşünceler öne sürmek ya da bir tezi savunmak, desteklemek için yazılan yazılara da "makale" denir.... devamı
HABER YAZILARI : Toplumda veya tabiatta meydana gelen çeşitli olay, durum ve görünümle ilgili bilgi ve duyurulara "haber"; bu haberlerin halka duyurulması amacıyla hazırlanan yazılara da" haber yazısı" denir. Haber yazıları, belli bir zamanda ve yerde olmuş olayları merakı giderecek... devamı
Türkçe'nin yazıldığı il alfabe, bugünkü bilgilere göre Batı'da "runik" diye tanınan Göktürk alfabesidir. Bu alfabenin eski Türk damgalarından doğduğu, dolayısıyla Türkler tarafından icat edildiği kabul edilmektedir. Türkler arasında VII-IX. yüzyılla arasında yaygın... devamı
CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATININ ÖZELLİKLERİ :1-) 1923-1940: Kurtuluş Savaşı, birlik-beraberlik, ilke-inkılaplar, Atatürk-Halk, Anadolu ve Anadolu insanını, memleket edebiyatı, Türk tarihi, sosyal hayat, yoksulluk 2-) 1940 sonrası:II Dünya Savaşı, işçi-emekçi-halk-köylü, darbeler, bireysel duygu... devamı
TASAVVUF FELSEFESİ : Tasavvuf, Allah'ın birliğini ve evrenin oluşunu varlık birliği (Vahdet-i Vücut) anlayışıyla açıklayan dinî ve felsefi akımdır. Tasavvuf, ayrıca Allah evren ve insanı bir bütün içinde görme ve insanın Allah ile,... devamı
2.GÖKTÜRK DEVLETİ Bu savaş Göktürklerin Ötüken'e hakim olmalarını sağladı.Kutluk Kagan'' ilan edildi ve ''İLTERİŞ'' ünvanını aldı. İlteriş Türkçe de devleti derleyip, toparlayan manasına gelir. İLTERİŞ KAĞAN (682-692)İlteriş önce... devamı
Destanlar ulusların yazı öncesi çağlarında oluşmuş olağanüstü olaylarla, doğaüstü kahramanlarla ve kahramanlıklarla yüklü, öyküleyici özellikler taşıyan uzun şiirlerdir. Destanlar, eski çağlarda ezgiye eşlik etmeye en uygun biçimde, çoğunlukla nazımla düzenlenmiştir. Epik şiirin... devamı
GÖKTÜRK DEVLETİ'NİN TÜRK TARİHİNDEKİ ÖNEMİ: Tarihte ilk defa Türk adıyla kurulan devlet, Göktürk Devleti'dir. Orhun Anıtlarını dikerek (II.Göktürk zamanında) Türk tarihi ve Türk edebiyatının ilk yazılı kaynaklarını oluşturmuş... devamı
Romanlar bağlı oldukları edebî akımlara ve konularına göre sınıflanabilir. Akımlarına Göre Romanlar, Edebiyat akımlarına göre romanlar "romantik, realist (gerçekçi), natüralist (doğalcı), estetik, izlenimci, dışavurumcu, toplumcu, yeni roman"... devamı
Düzyazı Türleri / Anlatmaya Bağlı Türler - Hikaye(Öykü) : Olmuş ya da olabilecek olayları yere ve zamana bağlayarak bir kurgu içinde anlatan, insan yaşamından kesitler sunan kısa yazı türüne hikaye(öykü) denir. Anlatım bakımından romana benzeyen; ancak romandan daha kısa bir yazı türüdür.... devamı
Divanü Lügati't-Türk (Günümüz Türkçesi ile: Türk Diyalektleri Sözlüğü), Kaşgarlı Mahmud tarafından Bağdat'ta 1072 - 1074 yılları arasında yazılan Türkçe-Arapça bir sözlüktür. Türkçenin bilinen en eski sözlüğü olup, batı Asya yazı Türkçesi hakkında var olan... devamı
Edebiyatımız, hiçbir yazılı belge bulamadığımız çok eski dönemlerde başlamış ve birbirinden farklı kollar halinde gelişmek suretiyle günümüze kadar süregelmiştir. Başlangıcından günümüze kadar aynı milli ruhun, edebiyatımızın bütün dönemlerinde hiç değişmeyen ve amacı belirleyen... devamı
Ahenk: Ahenk kelimesi uyum anlamına gelmektedir. Edebiyatta ise kelimelerin birbiriyle ses ve anlam bakımından etkileyici bir bütün olması anlamındadır. Şiirde ahenk; ustaca kullanılan ses akışı,söyleyiş, ritm, ölçü ve her türlü ses benzerliğiyle sağlanır... devamı
MEKTUP :Birbirinden ayrı yerlerde bulunan kişi veya kurumlar arasında özel veya resmî haberleşmeyi sağlayan yazı türüne "mektup" denir. Mektup Türleri: Mektuplar "edebî mektuplar", "özel mektuplar", "resmî mektuplar", "iş mektupları" ve "açık mektuplar" olmak üzere temelde beşe ayrılır. Bunların dışında... devamı
ANI (HATIRA) TÜRÜ: Bir kimsenin, özellikle tanınmış kişilerin yaşadıkları dönemde gördükleri ya da yaşadıkları ilginç olayları gözlemlerine ve bilgilerine dayanarak anlattıkları yazı türüdür. Tanınmış sanatçı, siyasetçi, ve bilim adamlarının yazdığı anılar onların... devamı
KOMPOZİSYON YAZMANIN METODU (YÖNTEMİ) Türk edebiyatında kompozisyon, ?tertip, düzen, düzenli yazı? anlamlarına gelmektedir. Kompozisyon yazma işi, şu sıraya göre yapılır: Kendi seçtiğimiz veya bir başkası tarafından seçilen bir konu üzerinde kompozisyon yazarken, zihnimizde yapacağımız ilk işlem; o konu ile ilgili duygu, düşünce... devamı
13-15. YÜZYILDA OLAY ÇEVRESİNDE OLUŞAN EDEBİ METİNLER : Bu dönemdeki eserlerin kaynağını, İslamiyet öncesi destanlar ve İslami dönemde oluşan hikayeler oluşturmaktadır. Bu eserlerden bazıları Arap ve Fars edebiyatlarından alınan olaylara milli unsurların eklenmesiyle oluşturulmuştur.... devamı
BİYOGRAFİ (YAŞAM ÖYKÜSÜ): Edebiyat, sanat, siyaset, ticaret gibi alanlarda haklı bir üne kavuşmuş, tanınmış insanların hayatlarını, eserlerini, başarılarını okuyucuya duyurmak amacıyla yalın bir dille, tarafsız bir görüşle yazılan inceleme yazılarına "biyografi (yaşam öyküsü, hayat hikâyesi)" denir.... devamı
Düzyazı Türleri / Anlatmaya Bağlı Türler - Masal : Olağanüstü kahramanların başlarından geçen olağanüstü olayların yer ve zaman belirtilmeden anlatıldığı bir türdür. Sözlü edebiyat ürünüdür, sonradan yazıya geçirilebilir. Nazım-nesir karışık olabilir, genellikle giriş bölümünde tekerlemeler bulunur.... devamı
Ud kelimesinin aslı Arapça dır: "sarısabır veya ödağacı" anlamındaki "el-oud'dan gelir. Baştaki 'el'- kelimesinin, bazı dillerde olup bazılarında olmayan harf-i tarif (belirgin tanım edatı) olduğunu bilen Türkler bu edatı atmış, geriye kalan 'oud' ('eyn, waw, dal) kelimesini de -gırtlak yapıları... devamı
RÖPORTAJ : Gazetecilerin bir yeri, bir kurumu ziyaret ederek o yerin özelliklerini, orada gördüklerini kişisel düşünceleriyle birleştirip fotoğraflarla belgeleyerek kaleme aldıkları yazı türüne "röportaj" denir. Bu terimin kökeni, Latincede "'toplamak, getirmek" anlamlarında kullanılan... devamı
ELEŞTİRİ : Şiir, tiyatro, hikâye, roman, resim, heykel, film gibi bir sanat veya düşünce eserinin, zayıf ve güçlü yönleri göz önünde bulundurularak gerçek değerini belirleme amacıyla yapılan inceleme sonucunun anlatıldığı yazı türüne "eleştiri (tenkit)" denir. Bir kimsenin kendi eleştirisini yazarken... devamı